sayıklamak kelimesinin mecaz anlamı:
İstediği, özlediği bir şeyden sürekli söz etmek.
İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın
Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.
Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.
yukarı kelimesinin mecaz anlamı Yüksek bir kişi ya da orun.
yükseltmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Değerini olduğundan çok göstermek. 2. Artırmak, yeğinleştirmek, şiddetlendirmek.
konmak kelimesinin mecaz anlamı Bir şeyi emeksiz edinmek.
imza kelimesinin mecaz anlamı Herhangi bir dalda ün yapmış yazar, sanatçı.
kazık kelimesinin mecaz anlamı Alışverişte aldatılma.
çer çöp kelimesinin mecaz anlamı Bazı çocuk oyunlarında "dikkat" anlamında kullanılan bir uyarma sözü
Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
sapıtmak kelimesinin mecaz anlamı Saçmalamaya başlamak.
rest çekmek kelimesinin mecaz anlamı Herhangi bir konuda sert ve kesin olarak son sözü söylemek.
aforoz etmek kelimesinin mecaz anlamı Darılıp biriyle konuşmamak, ilgiyi kesip kendinden uzaklaştırmak, toplum tarafında dışlanmak.
tepelemek kelimesinin mecaz anlamı 1. Bozguna uğratmak. 2. Tepesine vurarak öldürmek.
yatak kelimesinin mecaz anlamı Bir şeyin çokça bulunduğu yer.
alkol kelimesinin mecaz anlamı Her türlü alkollü içki.
sıcak kelimesinin mecaz anlamı Dostça olan, sevgi dolu.
komedyen kelimesinin mecaz anlamı Sözleri, davranışları yalan ve yapmacık olan kimse.
öküz kelimesinin mecaz anlamı Bön, görgüsüz ve yeteneksiz kişi.
cife kelimesinin mecaz anlamı İğrenç şey.
ufuk kelimesinin mecaz anlamı 1. Anlayış, kavrayış, görüş, düşünce gücü, ihata. 2. Çevre, dolay.
tapınmak kelimesinin mecaz anlamı Çılgınca sevmek.
post kelimesinin mecaz anlamı 1. Tarikatlarda şeyhlik makamı. 2. Makam.
ateş kelimesinin mecaz anlamı 1. Öfke, hırs, hınç. 2. Coşkunluk. 3. Tehlike, felaket. 4. Büyük üzüntü, acı.
kudurmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Aşırı davranışlarda bulunmak, taşkınlık göstermek. 2. Çok yaramazlaşmak, ele avuca sığmamak. 3. Gücünü artırmak, tehlikeli bir durum almak, tehlikeli bir duruma gelmek. 4. Çok kızmak, öfkelenmek.
danışıklı dövüş kelimesinin mecaz anlamı Başkalarını aldatmak için önceden yapılmış gizli anlaşmaya dayanan davranış, şike.
çürümek kelimesinin mecaz anlamı 1. (İnsan) Yıpranmak, çökmek. 2. Bir düşünce temelsiz ve kanıtsız kalmak.
sarılmak kelimesinin mecaz anlamı Büyük bir istekle kendini vermek, benimsemek.