iskandil kelimesinin mecaz anlamı:
Bir iş üzerine bilgi edinmek için ortalığı yoklama.
İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın
Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.
Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.
beyaz perde kelimesinin mecaz anlamı Sinema.
anafor kelimesinin mecaz anlamı Karmakarışık gidiş, sürükleniş.
hücre kelimesinin mecaz anlamı Siyasi bir inançla gizli olarak çalışan bir örgütün genellikle aynı yerde çalışanlarının oluşturduğu topluluk.
tirendaz kelimesinin mecaz anlamı 1. Becerikli, elinden iş gelir. 2. Temiz ve zarif giyinmiş.
yüzmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Dalgalanmak. 2. Herhangi bir durumun en aşırı derecesinde olmak. 3. Herhangi bir şeyle üzeri kaplanmak, bir şeye bulanmak.
göz bebeği kelimesinin mecaz anlamı Pek değerli ve sevgili sayılan.
Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
kazık kelimesinin mecaz anlamı Alışverişte aldatılma.
tosun kelimesinin mecaz anlamı Sağlıklı, tıknaz delikanlı.
sallandırmak kelimesinin mecaz anlamı Darağacına çekmek, asmak.
nazik kelimesinin mecaz anlamı Dikkat isteyen.
odunlaşmak kelimesinin mecaz anlamı Kabalaşmak.
kaldırmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Katlanmak, tahammül etmek. 2. Uygun gelmek, yakışmak.
eşek kelimesinin mecaz anlamı Kaba ve yeteneksiz, inatçı kimse.
dikkat kelimesinin mecaz anlamı İlgi, özen.
taşmak kelimesinin mecaz anlamı Öfke, sabırsızlık, coşku veya fazla heyecandan kendini tutamamak.
alet kelimesinin mecaz anlamı Hoş görülmeyen bir işe yardımcı veya aracı olmayı kabul eden kimse, maşa.
çirkef kelimesinin mecaz anlamı İğrenç ve bulaşkan kimse veya şey.
katır kelimesinin mecaz anlamı İnatçı ve huysuz.
çiroz kelimesinin mecaz anlamı Çok zayıf kimse.
ters kelimesinin mecaz anlamı 1. Uygun olmayan, elverişsiz, münasebetsiz. 2. Gönül ve cesaret kırıcı, huysuz, sert. 3. Bir şeyin aksi, karşıtı.
iğnelemek kelimesinin mecaz anlamı Kapalı bir şekilde dokunacak söz söylemek.
domuzluk kelimesinin mecaz anlamı Hainlik, haincesine inatçılık.
ateş kelimesinin mecaz anlamı 1. Öfke, hırs, hınç. 2. Coşkunluk. 3. Tehlike, felaket. 4. Büyük üzüntü, acı.
avlamak kelimesinin mecaz anlamı Yalan dolanla tuzağa düşürmek, kandırmak.