hanım evladı kelimesinin mecaz anlamı:
Nazlı büyütülmüş, çıtkırıldım kimse.
İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın
Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.
Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.
sondaj kelimesinin mecaz anlamı Bir durumu, bir düşünceyi öğrenmek için yapılan yoklama, araştırma.
kulvar kelimesinin mecaz anlamı İçinde bulunduğu veya ilgili olduğu alan.
sert kelimesinin mecaz anlamı 1. Hırçın, öfkeli, hiddetli. 2. Titizlikle uygulanan, sıkı.
ilaç kelimesinin mecaz anlamı Çare, önlem.
milat kelimesinin mecaz anlamı Herhangi bir olayın başlangıcı.
zemin kelimesinin mecaz anlamı Temel, dayanak.
Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
köstek kelimesinin mecaz anlamı Engel.
bal kabağı kelimesinin mecaz anlamı Aptal, beyinsiz kimse.
havai kelimesinin mecaz anlamı Dilediği gibi davranan, uçarı, hoppa.
yıldız kelimesinin mecaz anlamı Sinemada ya da tiyatroda çok beğenilen sanatçı.
tampon kelimesinin mecaz anlamı Bir darbenin, çatışmanın şiddetini azaltan etken.
alerji kelimesinin mecaz anlamı Bir kimseye veya bir şeye karşı olumsuz yönde duyulan aşırı duyarlılık.
acayip kelimesinin mecaz anlamı Pek çok, olağandan daha çok.
boş kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir işe yaramayan. 2. Bilgisiz. 3. Verimsiz. 4. Anlamsız.
çelikleşmek kelimesinin mecaz anlamı Çelik gibi sağlam olmak.
maytap kelimesinin mecaz anlamı "Eğlenmek, alay etmek" anlamında, "maytap geçmek" biçiminde kullanılır.
göçebelik kelimesinin mecaz anlamı Sürekli bir yeri olmayıp, sık sık yer değiştirme hali.
lapacı kelimesinin mecaz anlamı Vücutça toplu ve iri olmasına rağmen direnci az olan.
mahkûm kelimesinin mecaz anlamı Zorunda olan, mecbur.
ziftlenmek kelimesinin mecaz anlamı Bir işten kendine yolsuz olarak kazanç sağlamak.
damgalamak kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir kimseye gerçeğe dayanmadan herhangi bir özellik veya nitelik yüklemek. 2. Birine yüz kızartıcı bir suç yüklemek.
kundak kelimesinin mecaz anlamı Ara bozma, fitne, fesat.
hışır kelimesinin mecaz anlamı Kaba ve görgüsüz adam.
boğmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Aldatıp malı pahalıya satmak. 2. Silik bir duruma getirmek, bastırmak. 3. Tamamıyla kaplamak, sarmak. 4. Bir kimseyi bir şeyin fazlasına eriştirmek. 5. Bunaltmak.