halta kelimesinin mecaz anlamı:
Boyunduruk.
İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın
Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.
Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.
ufuk kelimesinin mecaz anlamı 1. Anlayış, kavrayış, görüş, düşünce gücü, ihata. 2. Çevre, dolay.
kova kelimesinin mecaz anlamı Futbolda çok gol yiyen kaleci veya takım.
göz bebeği kelimesinin mecaz anlamı Pek değerli ve sevgili sayılan.
direk kelimesinin mecaz anlamı En önemli kimse.
kazık kelimesinin mecaz anlamı Alışverişte aldatılma.
çıplak kelimesinin mecaz anlamı 1. Yoksul (kimse). 2. Yalın, süssüz.
Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
koltuk kelimesinin mecaz anlamı 1. Koltuklama veya koltuklanma. 2. Kayırma. 3. Yüksek mevki, makam.
delikanlı kelimesinin mecaz anlamı Sözünün eri, dürüst, namuslu kimse.
kaybetmek kelimesinin mecaz anlamı Ölüm dolayısıyla ayrılmak.
kırıntı kelimesinin mecaz anlamı 1. Küçük kalıntı. 2. Eser, iz, belirti.
yakmak kelimesinin mecaz anlamı Şiddetli aşk telkin etmek.
kalay kelimesinin mecaz anlamı Aldatıcı görünüş.
kızağa almak kelimesinin mecaz anlamı Bir görevliyi etkin bir görevden alıp çalışmayı gerektirmeyen pasif bir işe vermek.
çene kelimesinin mecaz anlamı Çok konuşma huyu, gevezelik.
demir kelimesinin mecaz anlamı Güçlü, kuvvetli, sert.
havra kelimesinin mecaz anlamı Pek gürültüyle konuşulan yer, çok gürültülü yer.
ayna kelimesinin mecaz anlamı Bir olayı, bir durumu görmemize, anlamamıza yarayan, bir bakıma onu yansıtan durum ya da şey.
dinsiz kelimesinin mecaz anlamı Acımasız.
mayna kelimesinin mecaz anlamı Bırakılma, son verilme.
akis kelimesinin mecaz anlamı Bir şeyin başka bir şey üzerinde yarattığı etki.
deşelemek kelimesinin mecaz anlamı Araştırmak.
bocalamak kelimesinin mecaz anlamı Bir işte tutulması gereken yolu kestiremeyerek bir şöyle bir böyle yapmak veya olduğu yerde sallanıp yol alamamak.
boşaltmak kelimesinin mecaz anlamı Derdini dökmek.
endaze kelimesinin mecaz anlamı Ölçü.