Eğitim Sitesi

görüş kelimesinin mecaz anlamı

redgörüş kelimesinin mecaz anlamı:
1. Bir olay, varlık veya düşünce üzerinde varılan yargı, fikir.

2. Benzerlerinden ayıran özellik, konsept.

İstediğiniz Kelimenin Mecaz Anlamını Arayın

Sözcüklerin cümle, dize veya deyim içine girdiklerinde, gerçek anlamlarından tamamen sıyrılarak başka bir sözcük ya da kavram yerine kullanılmasıyla kazandığı anlama mecaz (değişmece) anlam denir. Mecaz anlam, Sözcüğün sürekli olmayan, kullanım içinde geçici olarak üstlendiği anlamdır.

Bu sözlük çalışması Türk Dil Kurumunun (TDK) en son değişikliklerine uygun olarak düzenlenmiştir.

rol kelimesinin mecaz anlamı Yalancıktan yapılan şey, gösteriş, düzmece davranış.

kılavuz kelimesinin mecaz anlamı Ruhsal ve zihinsel bakımdan yol gösteren, ışık tutan kimse.

kırıntı kelimesinin mecaz anlamı 1. Küçük kalıntı. 2. Eser, iz, belirti.

aforoz kelimesinin mecaz anlamı Darılıp biriyle konuşmama, ilgiyi kesip kendinden uzaklaştırma, toplumun dışlaması.

sızmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Yorgunluktan kendinden geçerek uzanıp kalmak. 2. Bir topluluk ya da örgütün arasına karışmak.

güre kelimesinin mecaz anlamı 1. Kuvvetli, dinç. 2. Çekingen, korkak, ürkek.

Mecaz Anlamlı Kelimeler Sözlüğü

ilaç kelimesinin mecaz anlamı Çare, önlem.

ayıklamak kelimesinin mecaz anlamı Bir görevde gereksiz görülenleri işinden ayırmak.

hacıyatmaz kelimesinin mecaz anlamı Çıkarları için, güç durumlarda kişiliğinden özveride bulunarak kendini çabucak toparlamayı beceren kimse.

kadem kelimesinin mecaz anlamı Uğur.

suni kelimesinin mecaz anlamı Yapmacık, eğreti.

kıvam kelimesinin mecaz anlamı Bir şeyin en uygun zaman veya durumu.

şişmek kelimesinin mecaz anlamı Yorulup koşuya devam edemez olmak, nefes alamayacak duruma gelmek.

iftarlık kelimesinin mecaz anlamı Pek az.

süpürmek kelimesinin mecaz anlamı 1. Tüketmek. 2. Çıkarıp atmak, kovmak.

edebiyat kelimesinin mecaz anlamı İçten olmayan, gereksiz, boş sözler.

veresiye kelimesinin mecaz anlamı Özensiz, gönülsüz, önem vermeden.

kırılmak kelimesinin mecaz anlamı 1. Soğuk, rüzgâr vb. eski gücü kalmamak, azalmak, yatışmak. 2. Cesaret, umut, onur azalmak, yok olmak. 3. Ağaç, dal üzerinde meyve, çiçek, yaprak çok olmak.

yıkılmak kelimesinin mecaz anlamı 1. İstenmeyen biri çekilip gitmek, defolmak. 2. Yok olmak, mahvolmak. 3. Yüklenmek.

kaplamak kelimesinin mecaz anlamı 1. Bir kimsenin veya bir şeyin nitelikleri herkesçe bilinir olmak. 2. Duygular için doldurmak. 3. Doldurmak.

hokkabazlık kelimesinin mecaz anlamı Yalanla dolanla görülen iş.

içlenmek kelimesinin mecaz anlamı Kimseye belli etmeden bir şeyi kendine dert etmek, duygulanmak.

barbar kelimesinin mecaz anlamı Kaba ve kırıcı.

gömlek kelimesinin mecaz anlamı Basamak, kat, terece.

Mecaz Kelimeler Sözlüğünde 1470 Kayıt Bulundu.