Üst üste
Üst üste deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2017-10-14 04:42:05
Birbiri arkasından.
"Bu ay bütün ödemeler üst üste geldi."
Zeytinyağı gibi üste çıkmak
Zeytinyağı gibi üste çıkmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-10-24 20:09:41
Bir konuda haksız olduğunu kabullenmeyerek kurnazlıkla kendini haklı ya da suçsuz çıkarmaya çalışmak.
"Yine zeytinyağı gibi üste çıktı."
"Zeytinyağı gibi üste çıkmaya çalışıyorsun, ama haksızsın."
"Kavgayı çıkaran o, sonra zeytinyağı gibi üste çıkmaya çalışıyor."
Üstesinden gelmek
Üstesinden gelmek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-11-05 23:27:01
Becermek, üzerine aldığı işi başarıyla yapmak.
"Hiç endişelenme sen, üstesinden gelecektir o işin."
"Artık şu evin temizlik işinin üstesinden gelemiyorum."
Üste vurmak
Üste vurmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-02-21 20:41:46
Fiyatı artırmak eklemek, katmak.
"Pazarlık yaptıktan sonra üste vurmak doğru değil."
Üst üste gelmek
Üst üste gelmek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-12-14 04:01:58
Çakışmak.
"Tatil tarihlerimiz üst üste gelmesin diye çabalıyoruz."
"Aksilikler hep üst üste gelir."
Alt alta üst üste
Alt alta üst üste deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-04-18 07:57:47
Boğuşur bir durumda, birbirleriyle itişir kakışır durumda.
"Alt alta üst üste sıraya girmeye çalışıyorduk."
"Alt alta üst üste bir yolculuk yapmak zorunda kaldık."
İşin üstesinden gelmek
İşin üstesinden gelmek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-04-27 19:44:39
Güç bir işi başarmak, sonuçlandırmak.
"İşin üstesinden gelemeyince seni çağırmak zorunda kaldım."
Üste çıkmak
Üste çıkmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2017-10-14 04:42:05
Suçlu olduğu hâlde suçsuz durumda olduğunu söyleyip karşısındakini suçlamak.
"Bir an önce bu işten kurtulmak için üste çıkmayı başarmalıyım diye geçirdi içinden."
"Utanmadan üste çıkmaya çalışıyor."
Üste vermek
Üste vermek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2017-10-14 04:42:05
Fazladan ödeme yapmak.
"Üste bir milyon verdiler ama bu arabayı değişmedim."
"Üste bin lira daha verdim, helalleştik."
