tutuşmak ile ilgili deyimler

Boğazının kökü tutuşmak
Boğazının kökü tutuşmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-12-30 23:54:35

Acı bir şey yemek, içmek ya da yutmak.
"Bu şalgam çok acı, boğazımın kökü tutuştu."
"Biberden yeme, yoksa boğazının kökü tutuşur."

Eteği tutuşmak
Eteği tutuşmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-10-30 22:34:59

Çok telaşlanmak, heyecanlanmak.
"Babasını parkta göremeyince eteği tutuşmaya başladı, yoksa gelmeyecek miydi..."
"Müfettişin geleceğini duyunca hepimizin eteği tutuştu."
"Türkiye güçlendikçe, hainlerin eteği tutuştu."
"Ali de başkanlığa aday olunca, Mustafa'nın eteği tutuştu."

Deyimin genel kullanımı Etekleri tutuşmak şeklindedir.

Paçası tutuşmak
Paçası tutuşmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-12-18 15:13:54

Telaşlanmak, endişelenmek.
"Misafirlerin geleceğini öğrenince, herkesin paçası tutuştu."
"Fabrikanın kapanacağını duyan işçilerin paçası tutuştu."
"Okulda arama varmış, herkesin paçası tutuştu."

İddiaya tutuşmak
İddiaya tutuşmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2023-06-02 14:01:48

Karşıt iddialarda bahse girişmek.
"Fenerbahçe Beşiktaş maçı için iddiaya tutuştuk."
"Seni koşuda geçerim, istersen iddiaya tutuşuruz."

Lades tutuşmak
Lades tutuşmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-03-19 04:13:48

(İki kişi) Tavuğun lades kemiğini iki ucundan tutup kırarak lades oyununa başlamak (Lades oyununda biri, "aklımda" demeden bir şeyi diğerinden almasıyla yenilmiş sayılır ve oyun sona erer.).
"Annemle lades tutuştuk."
"Kardeşimle lades tutuştuğumuzda, genelde ben kazanıyorum."

Damarlarında kan tutuşmak
Damarlarında kan tutuşmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2023-06-18 21:52:02

Şiddetle arzulamak, coşmak, galeyana gelmek.
"Aşkından bizim oğlanın damarlarında kan tutuşmuş."
"Damarlarında kan tutuşmuş yoldaşlarla yola çıkmak en doğrusu."

Etekleri tutuşmak
Etekleri tutuşmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-11-08 18:40:38

Çok telaşlanmak, heyecanlanmak.
"Babasını parkta göremeyince etekleri tutuşmaya başladı, yoksa gelmeyecek miydi..."
"Müfettişin geleceğini duyunca hepimizin etekleri tutuştu."
"Türkiye güçlendikçe, hainlerin etekleri tutuştu."
"Ali de başkanlığa aday olunca, Mustafa'nın etekleri tutuştu."
"Dolar yükseldi diye herkesin etekleri tutuştu."
"Konu mahkemeye taşınınca etekleri tutuşmuş."
"Yakalanacağını anlayınca etekleri tutuştu."

Yanıp tutuşmak
Yanıp tutuşmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2017-10-14 04:42:05

1. Elde etmek için güçlü bir istek duymak, elde edemediği için de büyük üzüntü içinde olmak.
"Bakan olmak isteğiyle yanıp tutuşuyordu."
"Bu dönem takdir belgesi için yanıp tutuşuyor."

2. Kuvvetli bir aşkla sevmek.
"Üç yıldır birbirleri için yanıp tutuşuyorlar, düğünleri olacakmış artık."

Kavgaya tutuşmak
Kavgaya tutuşmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-04-09 01:20:54

Kavgaya başlamak.
"Üst kattakiler şu an azılı bir kavgaya tutuştular."
"Güzelce konuşup anlaşmak varken, kavgaya tutuştular."
"Sokak ortasında saç saça kavgaya tutuştular."

Bahse tutuşmak
Bahse tutuşmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-12-02 04:29:08

Görüşünde veya iddiasında haklı çıkacak tarafa bir şey verilmesini kabul eden sözlü anlaşma yapmak.
"Bu maçı alırız, bahse tutuşmak ister misin?"
"Sen sözünde durmuyorsun, bir daha seninle bahse tutuşmam."
"Bahse tutuşalım, kaybeden markete gider."
"Erken kalkmak konusunda onunla bahse tutuştuk."

Bahis tutuşmak
Bahis tutuşmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-12-02 04:32:25

Görüşünde ya da iddiasında haklı çıkacak tarafa bir şey verilmesini kabul eden sözlü anlaşma yapmak, bahse girmek, bahse tutuşmak.
"Bu maçı alırız, bahis tutuşmak ister misin?"
"Sen sözünde durmuyorsun, bir daha seninle bahis tutuşmam."
"Bahis tutuşalım, kaybeden markete gider."
"Erken kalkmak konusunda onunla bahis tutuştuk."

Paçaları tutuşmak
Paçaları tutuşmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-12-18 15:15:03

Telaşlanmak, endişelenmek.
"Misafir geleceğini öğrenince, evdekilerin paçaları tutuştu."
"Fabrikanın kapanacağını duyan işçilerin paçaları tutuştu."