taze ile ilgili deyimler

Taze ot görmüş eşek gibi
Taze ot görmüş eşek gibi deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-02-25 02:00:12

İştahlanmış bir biçimde.
"Taze ot görmüş eşek gibi geldi çöktü böreğin başına."

Bahsi tazelemek
Bahsi tazelemek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2023-05-27 16:34:51

Konuşmayı aynı konu üzerine getirmek.
"Bahsi tazelemeye çalıştığının farkındayım."
"Sen yine bahsi tazeledin."

Her dem taze
Her dem taze deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2019-01-02 21:32:34

1. Yaşlı olduğu hâlde genç görünen.
"Senin gibi her dem taze kalmayı başaramıyoruz."

2. Yıl boyunca yeşil yapraklı olan bitki.
"Marullarımızı her dem taze olarak alabilirsiniz."

Acısı taze olmak
Acısı taze olmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-12-07 22:56:49

Kısa süre önce üzücü ve istenmeyen bir olay yaşamış olmak.
"Acısı taze olduğu için hala öfkeli görünüyor."
"İzin verdim bir süre, daha acısı taze adamın."

Bilgi tazelemek
Bilgi tazelemek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-12-08 00:47:50

Önceden sahip olduğu bilgiyi yenilemek, güncelleştirmek.
"Lise kitaplarımı karıştırıp bazı bilgilerimi tazeledim."
"Konuya başlamadan önce biraz bilgi tazelememiz gerekiyor."
"Aradan zaman geçtikten sonra bilgi tazelemek için buraya gelmişler."
"Okulda öğrendim burada bilgi tazeliyorum."

Taze gelin
Taze gelin deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2019-01-03 01:16:10

Yeni evlenmiş genç kız.
"Bu taze gelin de kimin eşi?"
"Misafirlikte taze gelin gibi köşede süzülüyorum."
"Bizim taze gelin çok havalı maşallah."

Tazekan / taze kan
Tazekan / taze kan deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2023-06-14 17:32:07

Bir kuruluşu canlandırabilecek yeni kişi veya kişiler.
"Bu takıma tazekan lazım, yoksa işimiz zor."

Deyim değil, sıfattır. Doğrusu tazekan şeklindedir.

Yarayı tazelemek
Yarayı tazelemek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-02-17 23:57:05

Üzüntüyü, sıkıntıyı, acıyı hatırlatmak, yeniden ortaya çıkarmak.
"Yarayı tazelemek istemem ama o günlerin acısını hala yaşıyoruz."

Abdest tazelemek
Abdest tazelemek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-04-15 04:53:24

Abdesti bozulmadığı hâlde yeniden abdest almak.
"Ben abdest tazeleyip hemen geliyorum."
"Abdest tazelemek için lavaboya kadar gitti."

Nikâh tazelemek
Nikâh tazelemek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-03-15 06:06:06

1. Boşandığı kişiyle yeniden evlenmek.
"Beş yıl sonra eski eşine döndü, dün küçük bir törenle nikâh tazelediler."

2. Bir işe yeniden başlamak.
"Komşu ülkelerle nikâh tazelemek gerektiğine inanıyordu."
"O şirketle nikâh tazeleyip, yeni anlaşmalar yaptık."

El tazelemek
El tazelemek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2023-05-27 16:33:54

1. Bir işte yorulan kimse yerine başka birini getirmek.
"Oyuncular çok yoruldu, el tazelemek gerekiyor."

2. Tuttuğunu bırakıp ellerini dinlendirmek.
"Ben biraz el tazelemek istiyorum."