Şöhreti dünyayı tutmak
Şöhreti dünyayı tutmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2023-07-08 19:12:30
Çok tanınmak.
"Şöhreti dünyayı tutmaya başladı."
"Oynadığı diziyle şöhreti dünyayı tutmuş biri."
Şöhret bulmak
Şöhret bulmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-11-30 23:41:25
Ün sahibi olmak, üne kavuşmak, ünlenmek.
"Günümüz gençleri, kısa yoldan şöhret bulma peşinde."
"Oynadığı iki filmle şöhret bulmuş bir sanatçı."
Şöhret salmak
Şöhret salmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-03-02 04:21:41
Ünü yayılmak.
"Ekranlarda güzelliğiyle şöhret salmış bir oyuncu."
Şöhreti afakı tutmak
Şöhreti afakı tutmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2023-06-26 09:20:31
Herkes tarafından bilinir hale gelmek.
"Şöhreti afakı tutmadığı için gündem olmaya çalışıyor."
"Yakın zamanda şöhreti afakı tutar."
Şöhret kazanmak
Şöhret kazanmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2022-09-15 23:31:14
Ün sahibi olmak, üne kavuşmak, ünlenmek.
"Günümüz gençleri, kısa yoldan şöhret kazanma peşinde."
"Oynadığı iki filmle şöhret kazanmış bir sanatçı."
"Yeteneği sayesinde genç yaşta şöhret kazandı."
"Biz bu işleri şöhret kazanmak için yapmıyoruz."
"Hep şöhret kazanmak için çabaladın."
"Pandemi döneminde epey şöhret kazandı."
"Bu yaştan sonra şöhret kazanmak mı istiyorsun?"
"O, tefekkürüyle ve ince düşünüşüyle medresede şöhret kazanmış bir gençti."
"Okulun ilk yılında şöhret kazanmış bir öğrenciydi."
Şöhret kapısı açılmak
Şöhret kapısı açılmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2023-05-31 18:56:40
Meşhur olmaya başlamak.
"Bu olaydan sonra şöhret kapısı açılmaya başladı."
"Şöhret kapısı açıldıktan sonra paraya para demedi."
Şanlı şöhretli
Şanlı şöhretli deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2023-07-24 15:44:49
1. Görkemli, etkileyici.
"Şanlı şöhretli bir düğünle dünyaevine girdiler."
2. Çok ünlü.
"Düğünlerine onlarca şanlı şöhretli insanlar katıldı."