Pabuç paralamak
Pabuç paralamak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-11-20 21:28:47
Bir iş için bir yere çok gidip gelmek, işi takip etmek.
"Şu okul yolunda az pabuç paralamadım."
"Senin peşinde boş yere pabuç paralamışım."
Dokuz yorgan paralamak
Dokuz yorgan paralamak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-11-27 22:44:36
Çok uzun yaşamak, uzun ömürlü olmak.
"Dokuz yorgan paralamış adam benim dedem."
"Dokuz yorgan paralasan da bir gün sen de öleceksin."
"Dokuz yorgan paralasın da sürünsün hain."
"Dokuz yorgan paralamış, ama gayet sağlıklı ve dinç görünüyor."
Lügat paralamak
Lügat paralamak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-03-19 17:27:29
1. Anlamını bilmediği halde, bilgiç konuşmak.
"Lügat paralayıp, akıl hocalığı yapma."
2. Anlaşılmaz, süslü, parlak, ağdalı, konuşma dilinde geçmeyen kelimelerle konuşmak.
"Lügat paralamak hoşuna gitmeye başlamıştı."
Başında paralansın
Başında paralansın deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2023-06-22 17:16:51
1. Yapılan bir iyilik çok söylendiğinde o iyiliğin artık istenmediğini belirten bir söz.
"Başında paralansın, iyi ki ödevime yardım ettin."
"Daha yapacağın yardım sana kalsın, başında paralansın."
2. Başa alınan yeni bir eşya için "Kullanırken başında eskisin." anlamındadır.
"Şapkan güzelmiş, başında paralansın."
Istılah paralamak
Istılah paralamak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-03-20 03:22:53
Ağdalı, hiç kimsenin anlamadığı bir biçimde konuşmak.
"Istılah paralayıp durma, Türkçe konuş."
Istılah: Herkesin anlayamayacağı anlamda kullanılan söz.
Yürek paralamak
Yürek paralamak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-02-19 04:30:16
Çok üzmek.
"Hastane koridorlarındaki çığlıklar yürek paralamaktaydı."
Kendini paralamak
Kendini paralamak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-04-10 18:30:22
Çok çaba ve özen göstermek.
"Sınavı kazanmak için kendini paraladı, kazanamazsa çok üzülür."
"Bizi ağırlamak için kendini paralamana gerek yok."
