oturmak ile ilgili deyimler

Misafir gibi oturmak
Misafir gibi oturmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-03-18 18:48:46

1. Bulunduğu yerden her an ayrılacakmış gibi eğreti, üstünkörü oturmak;
"Burası da senin evin, misafir gibi oturma kapı ağzında."

2. Hiç iş yapmamak.
"Misafir gibi oturma, gel şu bulaşıkları toplayalım."

Payına oturmak
Payına oturmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-11-12 22:33:16

Hakkı olmadığı halde başkasının olan bir şeyi kendine mal etmek, sahiplenmek, üstüne oturmak, üstüne yatmak.
"Benim payıma oturmaya çalışma, alayım beş yüz lirayı."
"Vakıfların payına oturdu, vicdanı nasıl el verdi bilmiyorum."
"Allah'tan kork! Kardeşinin miras payına oturmaya çalışma."

Hop oturup hop kalkmak
Hop oturup hop kalkmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-04-06 17:15:25

Ya heyecanından ya da öfkesinden yerinde duramaz olmak.
"Kızının yaptıklarını öğrenince hop oturup hop kalktı."
"Çocuğu iki saat gecikince hop oturup hop kalktı."
"Maç boyunca taraftarlar hop oturup hop kalktı."

Karaya oturmak
Karaya oturmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-04-08 01:56:49

Gemi, sığ bir yere saplanıp kalmak.
"Gemi karaya oturunca, yakıt sızmaya başladı."
"Gemi karaya oturmasın diye, kılavuz almaya karar vermişler."

Taşlar yerine oturmak
Taşlar yerine oturmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-02-25 00:56:09

1. Her şey yerli yerinde olma.
"Sen böyle anlatınca kafamdaki taşlar yerine oturdu."

2. Her makama, işin veya görevin gereklerine uygun kişi yerleşmek.
"Sağlık Bakanının da atanmasıyla partide taşlar yerine oturdu."

Yan gelip oturmak
Yan gelip oturmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-11-23 23:05:44

Yapacak işleri olduğu hâlde yapmamak, rahatına bakmak, keyfince yaşamak.
"Hiç çalışmıyor, akşama kadar yan gelip oturuyor."
"Biz eşek gibi çalışalım, sen yan gelip otur. Oh ne güzel memleket!"

Ağır oturmak
Ağır oturmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-04-16 07:51:32

Davranışları ölçülü olmak, ağırbaşlı olmak.
"Evlendikten sonra iyice ağır oturmaya başladı."

Gemisi şapa oturmak
Gemisi şapa oturmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-03-25 01:11:33

İş, düzelemeyecek kadar bozulmak.
"Girdiği son işte de, gemisi şapa oturmuş, şansı yok adamın."

Oturduğu dalı kesmek
Oturduğu dalı kesmek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-10-28 18:58:36

Kendisi için gerekli ve yararlı olan şeyi kendi eliyle yok etmek.
"Geçimini sağladığın o tarlayı sakın satma, yoksa oturduğun dalı kesmiş olursun."
"Siyasetçiler halka yalan söyleyerek oturduğu dalı kesmekten vazgeçmeli."
"Dizinin gününü değiştirerek kanal oturduğu dalı kesiyor."

Boğazına bir yumruk gelip oturmak
Boğazına bir yumruk gelip oturmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-12-05 21:09:51

Konuşamaz olmak, sesi çıkmamak.
"Anlattıklarını dinledikçe boğazıma bir yumruk gelip oturdu."
"Okurken gözlerim doldu, boğazıma bir yumruk gelip oturdu, yutkunamadım."
"Hatırladıkça boğazıma bir yumruk gelip oturuyor, Allah gani gani rahmet eylesin."

Külçe gibi oturmak
Külçe gibi oturmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-04-14 21:25:07

Yorgun veya bitkin bir durumda çöküvermek.
"Taşıma işi bitince, külçe gibi oturup kaldık."
"Akşam eve geldiğimizde, hepimiz külçe gibi oturduk kaldık."

Uslu oturmak
Uslu oturmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-12-01 22:15:34

Yaramazlık etmemek.
"Sen burada uslu uslu otur, ben gidip sana çikolata getireyim."
"Beş dakika uslu oturmaz bu çocuk."