Müsaade buyurmak
Müsaade buyurmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-03-19 01:30:20
1. İzin vermek.
"Kimsenin dışarı çıkmasına müsaade buyurmadı."
2. Geçiş için yol vermek, yol açmak.
"Müsaade buyurursanız, ben sonraki durakta ineceğim."
3. Elverişli, uygun olmak.
"Hava durumu müsaade buyurursa, yarın pikniğe gideceğiz."
Müsaade etmek
Müsaade etmek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-03-19 01:29:41
1. İzin vermek.
"Kimsenin dışarı çıkmasına müsaade etmedi."
2. Geçiş için yol vermek, yol açmak.
"Müsaade ederseniz, ben sonraki durakta ineceğim."
3. Elverişli, uygun olmak.
"Hava durumu müsaade ederse, yarın pikniğe gideceğiz."
