meydan ile ilgili deyimler

Meydan kalmamak
Meydan kalmamak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-11-26 02:09:54

Fırsat bulamamak.
"Meydan hainlere kalmasın diye, meydanlardayız."
"Dikkatli olalım, meydan hırsızlara kalmasın."
"Meydan seyyar satıcılara kalmasın diye zabıtalar nöbette."
"İyiler kazanamayabilir, ama meydan kötülere de kalmaz."

Meydana koymak
Meydana koymak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-03-18 03:54:05

Yapıp ortaya çıkarmak, göstermek.
"Herkes ödevlerini meydana koysun, kontrol edeceğim."
"Güzel bir eser meydana koymak için çalışıyorlar."

Meydan okumak
Meydan okumak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-10-11 06:26:32

Kavga ya da yarışmaya çağırmak, korkmadığını ve çekinmediğini açıkça bildirmek.
"Bir an meydan okumayı içinden geçirdi, sonra bundan vazgeçti."
"Halter kaldırma konusunda hepimize meydan okudu."
"Tüm rakiplerine meydan okudu."

Meydana düşmek
Meydana düşmek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-03-18 03:48:46

Bir iş yapmak için kendini ortaya atmak.
"Tüm yorgunluğuna rağmen, emaneti teslim etmek için meydana düştü."

Meydan muharebesi
Meydan muharebesi deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2023-07-07 22:54:58

İki ordunun genişçe bir alanda yaptıkları savaş.
"Sakarya Meydan Muharebesi'ni konu alan bir çalışma yaptım."
"Malazgirt Meydan Muharebesi, diriliş ruhumuzun kilit taşıdır."

Deyim değildir.

Meydana atmak
Meydana atmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-03-18 03:27:26

Delilleriyle göstermek, ispat etmek.
"Suçlunun sen olduğunu meydana attılar, ne diyeceksin?"

Meydan vermek
Meydan vermek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-03-18 03:25:04

Fırsat vermek.
"Öğrencilerin kendini ifade etmesine meydan vermek gerekir."

Meydan vermemek
Meydan vermemek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-11-22 05:41:14

Olumsuz bir olay ya da durumun gerçekleşmesine fırsat vermemek, engel olmak.
"Güvenlik görevlileri, taraftarların çatışmasına meydan vermedi."
"Sizin gibi vatan hainlerine meydan vermeyeceğiz."
"Onların kavga etmesine sakın meydan vermeyin."
"Yanlış anlaşılmaya meydan vermemek adına bir açıklama yapacağım."
"Cehalete meydan vermemek için, eğitime önem vermeliyiz."

Meydanda bırakmak
Meydanda bırakmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-03-18 04:01:10

1. Açıkta, evsiz barksız bırakmak.
"Madem sokakta kaldınız, sizi meydanda bırakacak değiliz."

2. Ortada, herkesin gözü önünde bırakmak.
"Değerli eşyalarınızı, hiçbir zaman meydanda bırakmayın."
"Şu kıyafetlerini meydanda bırakma diye, kaç kez söyledim!"

Meydanı birine bırakmak
Meydanı birine bırakmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-12-03 22:27:48

1. Savunduğu şeyden vazgeçmek.
"Meydanı size bırakmayacağım, savaşmaya devam edeceğim."

2. Yarışmadan çekilmek.
"Sakatlığı sebebiyle, meydanı rakibine bırakmak zorunda kaldı."

Siyaset meydanı
Siyaset meydanı deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2023-07-07 20:12:39

1. Siyasi konularda çeşitli kesimlerden görüşlerin ortaya konduğu ve tartışıldığı yer veya ortam.
"Siyaset meydanına katılma cesareti olmayan bir siyasetçi."

2. Ölüm cezalarının uygulandığı yer.
"Siyaset meydanına toplanan seyirciler çok fazlaydı."

Meydanı dar etmek
Meydanı dar etmek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-03-16 20:22:07

Birini çok sıkıntıya sokmak, her yönden sıkıştırmak.
"Ülkemize göz dikenlere, meydanı dar edeceğiz."
"Yalan haber yapan gazeteciye, meydanı dar etti."