Şekeri kestirmek
Şekeri kestirmek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2023-07-23 19:30:58
Şeker şerbetine, limon suyu veya limon tuzu katarak kaynatıp koyulaşmasını sağlamak.
"Şekeri kestirip tepsiye dökeceğim."
Dişine kestirmek
Dişine kestirmek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2023-06-05 15:21:22
Birini alt edeceğine veya dövebileceğine inanmak.
"O çocuğu dişine kestirmiş."
"Abisini dişine kestiremiyor."
"Beni dişine kestirmiş, ama ben ona dersini vereceğim."
Uyku kestirmek
Uyku kestirmek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-02-21 07:03:52
Kısa bir süre uyumak.
"Ben odamda bir saat uyku kestirip geleceğim."
Kestirip atmak
Kestirip atmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-04-11 01:37:10
1. Detaylı düşünmeden kısa sürede kesin yargıya varmak.
"Banu, ilişkimizi böyle kestirip atamazsın, konuşmalıyız."
"Beni dinlemeden anlamadan kestirip atmanı affetmeyeceğim."
"Bir dedikodu yüzünden kestirip atamazsın."
2. Kesin olarak çözmek, bitirmek.
"Böyle kestirip atman hiç doğru değil."
"Uzayan tartışmaları kestirip atmak tercihimdir."
"Çocuksun deyip kestirip atmakla hata ettim"
Gözüne kestirmek
Gözüne kestirmek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-03-29 04:26:22
1. Bir işi başarabileceğini sanmak.
"Gözüne kestirdiği o işi de becerememişti."
2. Beğendiği bir şeyi ele geçirmeyi istemek.
"O çantayı gözüne kestirmişti."
3. Uygun bulmak, elverişli görmek.
Ev yapmak için bu arsayı gözüne kestirmiş."
Yem kestirmek
Yem kestirmek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-02-18 05:23:50
Yolda durup hayvanlara yem yedirmek.
"Yem kestirmek için biraz oyalandım."
Dalak kestirmek
Dalak kestirmek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2023-07-23 21:17:23
Sıtmadan büyümüş dalağı eski bir yöntemle tedavi ettirmek.
"Dalak kestirmiş birini biliyorum."
