Forsu kalmamak
Forsu kalmamak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-03-22 17:15:25
Sözü geçmez olmak; bir konuda saygınlığı, gücü kalmamak.
"Adamları arasında da forsu kalmayacak onun."
Forsu olmak
Forsu olmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-03-22 17:14:57
Bir konuda saygınlığı, gücü, söz geçirirliği bulunmak.
"Forsu olduğu için, ondan yardım almalıyız."
Forsu kırılmak
Forsu kırılmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-03-22 17:16:26
İtibar ve onuru sarsılmak.
"Kendi mekanında fena dayak atmışlar, acayip forsu kırılmış."
Fors yapmak
Fors yapmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-11-18 01:06:04
Kendini itibarlı bir insanmış gibi göstermek, böbürlenmek.
"Fors yapmayı biliyorsun, ama iş yapmaktan kaçıyorsun."
"Fors yapma canım, beni de seni de iyi tanırlar."
"Sosyal medyada fors yapıyor, ama gerçekte hali perişan."
Forsunu yitirmek
Forsunu yitirmek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-03-22 17:19:08
Etkinliğini ve saygınlığını kaybetmek.
"Eskisi kadar etkili değil, forsunu yitirmeye başladı."
Forsunu kaybetmek
Forsunu kaybetmek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-03-22 17:19:30
Etkinliğini ve saygınlığını kaybetmek.
"Eskisi kadar etkili değil, forsunu kaybetmeye başladı."
Fors satmak
Fors satmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-11-18 01:06:58
Kendini itibarlı bir insanmış gibi göstermek, böbürlenmek.
"Fors satmayı biliyorsun, ama iş yapmaktan kaçıyorsun."
"Fors satma canım, beni de seni de iyi tanırlar."
"Sosyal medyada fors satıyor, ama gerçekte hali perişan."
