bucak ile ilgili deyimler

Dünyanın kaç bucak olduğunu göstermek
Dünyanın kaç bucak olduğunu göstermek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-11-21 14:35:00

Dünyada ne gibi güçlükler olduğunu bildirmek, insanın başına neler gelebileceğini öğretmek, hayat tecrübesi kazandırmak.
"Yarın sen iş yerine gel de, sana dünyanın kaç bucak olduğunu göstereyim."
"Evlenip yuva kurunca, dünyanın kaç bucak olduğunu gösterirler."
"Çalışmaya başlayınca, dünyanın kaç bucak olduğunu gösterirler."

Kıyıda bucakta
Kıyıda bucakta deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-05-09 01:27:19

Göze çarpmayan, umulmayan yerde.
"Kıyıda bucakta biraz param vardı."
"Gözüm sürekli kıyıda bucakta bir şeyler satan insanları arar."
"Kıyıda bucakta kalmış eşyalarımı almaya geldim."

Dünyanın kaç bucak olduğunu öğretmek
Dünyanın kaç bucak olduğunu öğretmek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-11-21 14:36:38

Dünyada ne gibi güçlükler olduğunu bildirmek, insanın başına neler gelebileceğini göstermek, hayat tecrübesi kazandırmak.
"Yarın sen iş yerine gel de, sana dünyanın kaç bucak olduğunu öğreteyim."
"Evlenip yuva kurunca, dünyanın kaç bucak olduğunu öğretirler."
"Çalışmaya başlayınca, dünyanın kaç bucak olduğunu öğretirler."

Ucu bucağı kayıp
Ucu bucağı kayıp deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-11-30 18:19:12

Başı sonu olmayan, sınırsız, sonsuz.
"Ucu bucağı kayıp o okyanuslarda nasıl yolculuk yapacaksın?"
"Bugün toplanan kalabalığın ucu bucağı kayıp."
"Ucu bucağı kayıp şu gökyüzüne kafanı kaldırıp baksana."

Bucak bucak kaçmak
Bucak bucak kaçmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2023-06-05 19:19:15

Bir olay, bir durum ya da bir kimseyle karşılaşmamak için ortada görünmemeye çalışmak.
"Borcundan dolayı benden bucak bucak kaçıyor."
"Bucak bucak kaçmana gerek yok."

Dünyanın kaç bucak olduğunu öğrenmek
Dünyanın kaç bucak olduğunu öğrenmek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-11-21 14:29:34

Dünyada insanın başına neler gelebileceğini öğrenmek, güçlüklerle karşılaşmak, hayat tecrübesi kazanmak.
"Elbet sen de bir gün, dünyanın kaç bucak olduğunu öğreneceksin."
"Çalışmaya başlayınca, dünyanın kaç bucak olduğunu öğrenirsin."
"Evlenip yuva kurduğunda, dünyanın kaç bucak olduğunu öğrenirsin."

Köşe bucak saklanmak
Köşe bucak saklanmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-04-13 21:31:32

Kimseye görünmek istememek.
"Ben gelince, neden köşe bucak saklanıyorsun?"
"Adaletten köşe bucak kaçmaya saklanıyor."
"Bedelli beklerken, askerlik yapmamak için köşe bucak saklanan biriydi."

Yedi iklim dört bucak
Yedi iklim dört bucak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-11-07 21:04:21

Hemen her yer, bütün dünya.
"Yedi iklim dört bucak dolaştı durdu."
"Başpehlivanın namı yedi iklim dört bucağı sarmıştı."

Ucu bucağı görünmemek
Ucu bucağı görünmemek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-10-29 23:42:34

Bir yer çok geniş, sonu yokmuş gibi olmak.
"Kafamı kaldırıp şöyle bir baktım, ovanın ucu bucağı görünmüyordu."
"Sahip olduğu tarlaların ucu bucağı görünmüyordu." dersimiz.com
"Kendisini ucu bucağı görünmeyen bir kalabalık sonsuzluğa uğurluyordu."
"İnternet'te ucu bucağı görünmeyen bilgi kaynakları var."
"İstanbul yönünde ucu bucağı görünmeyen bir trafik var."

Bucak bucak aramak
Bucak bucak aramak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2023-06-05 19:20:17

Her yerde aramak.
"Bucak bucak beni aramışlar."
"Kayıp köpeğini bucak bucak aramış."

Ucu bucağı yok
Ucu bucağı yok deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-11-30 18:19:47

Başı sonu olmayan, sınırsız, sonsuz.
"Ucu bucağı olmayan o okyanuslarda nasıl yolculuk yapacaksın?"
"Bugün toplanan kalabalığın ucu bucağı yok."
"Ucu bucağı olmayan şu gökyüzüne kafanı kaldırıp baksana."

Köşe bucağa dağılmak
Köşe bucağa dağılmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-04-13 20:14:48

1. Her tarafa yayılmak.
"Saklambaç oyunu başladığında, tüm çocuklar köşe bucağa dağıldı."
"Tüm pazarlamacılar, köşe bucağa dağılıp satış yapmaya başladılar."

2. Dağınık ve karışık duruma gelmek, darmadağın olmak.
"Tespihin ipi kopunca, boncuklar köşe bucağa dağıldı."
"Poşetin altı yırtılınca, elmalar köşe bucağa dağıldı."