bırakmak ile ilgili deyimler

Abliyi bırakmak
Abliyi bırakmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-04-15 05:18:45

1. Soğukkanlılığını yitirip davranışlarını denetleyememek, ipin ucunu kaçırmak.
"Sunuculuğunu yaptığı programda, abliyi bırakmak üzereydi."
"Biraz daha dikkatli olmalıyız, yoksa abliyi bırakacağız."

2. Şaşırıp ne yapacağını bilememek.
"Annem, her misafir geldiğinde abliyi bırakan biridir."
"Yarışmacı çocuk abliyi bırakınca, komik duruma düştü."

Abli: Gemicilikte, yatay serenlerin ucuna bağlı bulunan ve bunları sağa, sola veya ortaya çevirmek için yararlanılan halat veya palanga.

Dalgalanmaya bırakmak
Dalgalanmaya bırakmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-04-28 16:56:53

1. Paranın gerçek değerini bulması için girişimde bulunmadan beklemek.
"Döviz fiyatları dalgalanmaya bırakıldı."

2. Bir konu için girişimde bulunmadan beklemek.
"İşi bir süre dalgalanmaya bırakmaya karar verdik."

3. Dalgınlığından yararlanarak birini kandırmak.
"Dalgalanmaya bırakıp cüzdanını çalmışlar."

Bıraksalar bir kaşık suda boğmak
Bıraksalar bir kaşık suda boğmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-04-24 01:39:13

Bir kimseye çok kızmak veya çok öfkelenmek.
"Sana çok sinirliyim, bıraksalar seni bir kaşık suda boğarım."
"Bıraksalar beni bir kaşık suda boğacak, ama o iş o kadar kolay değil."

Boş bırakmak
Boş bırakmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2023-06-29 19:13:19

1. Bir yerde kimse oturmamak, boş kalmak.
"İlk sıradaki koltukları boş bırakın."

2. Soruya cevap vermemek.
"Üç soruyu boş bıraktım."

3. Refakat etmemek.
"Çocukları parkta boş bırakma."

Dışında bırakmak
Dışında bırakmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2023-07-24 15:17:18

Hariç tutmak.
"Şirketimizi bu olayın dışında bırakmalısın."
"En önemli oyuncuyu liste dışında bırakmış."

İz bırakmak
İz bırakmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-10-31 15:15:45

Etkisini kalıcı duruma getirmek.
"Bu programımızda tarihte iz bırakmış ressamlarla tanışacağız."
"Yaşadıkları onun yüreğinde derin izler bıraktı."
"Türk tiyatrosunda iz bırakmış oyunculardan biriydi."

Meydanı birine bırakmak
Meydanı birine bırakmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-12-03 22:27:48

1. Savunduğu şeyden vazgeçmek.
"Meydanı size bırakmayacağım, savaşmaya devam edeceğim."

2. Yarışmadan çekilmek.
"Sakatlığı sebebiyle, meydanı rakibine bırakmak zorunda kaldı."

Aciz bırakmak
Aciz bırakmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-12-29 20:48:16

Birini bir şeyi yapamayacak duruma düşürmek.
"Beni aciz bırakmak istesen de başaramayacaksın."
"İnsanları çıkar için yalakalık yapacak kadar aciz bırakmışlar. "

Saf dışı bırakmak
Saf dışı bırakmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-11-22 06:44:43

1. Dizinin dışına çıkarmak.
"Şampiyonluk yarışında rakibini saf dışı bırakmak için çok çabaladı."
"Üniversitede iyi bir yer kazanmak istiyorsan, yüksek puan alarak rakiplerini saf dışı bırakman lazım."

2. İlgisini kesmek, işin gereğinden alıkoymak, işlemez duruma getirmek.
"Satış konusunda beni saf dışı bırakmaya çalışmayın."

Muhayyer bırakmak
Muhayyer bırakmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-03-18 23:26:58

Seçmeli bırakmak, seçmeye izin vermek.
"Yiyecek konusunda muhayyer bırakıyorum, istediğiniz yiyebilirsiniz."
"Muhayyer bırakıyorum, takımlarınızı seçin."

Kendi hâlinde bırakmak
Kendi hâlinde bırakmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-04-09 21:57:33

Üzerinde çalışmayarak geliştirmemek veya bakımsız bırakmak, işlememek.
"İki yıldır tarlalarını kendi hâlinde bıraktık."
"Okulu kendi hâlinde bırakmış, sınavları filan umursadığı yok."
"Araba çalışmayınca kendi hâlinde bırakıp geldik."

Hayrette bırakmak
Hayrette bırakmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-04-02 18:52:19

Şaşmasına sebep olmak.
"Okuldaki başarısı bizi hayrette bıraktı."
"Bu kadar büyük bir satış yapması hepimizi hayrette bıraktı."