başa ile ilgili deyimler

Başa gelmek
Başa gelmek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-12-06 00:34:48

Kötü bir durumla karşı karşıya gelmek.
"Hiç hak etmedik, ama başa gelen çekilirmiş."
"Kim demiş başa gelen çekilir diye?"
"Hiç beklemediğin bir olay başa gelebilir."
"Başa gelen musibetleri gizlemek kişinin olgunluğundandır. (Hz. Ali)"

Başa kakmak
Başa kakmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-11-22 02:33:56

Yapılan iyiliği yüzüne vurarak birisini üzmek, incitmek.
"Yaptığın iyiliği neden başa kakıyorsun?"
"Üç kuruş verdin, üç gün geçmeden başa kakıyorsun."

Başa geçmek
Başa geçmek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2023-06-23 23:06:42

1. En üstün yeri almak.
"Şirkette başa geçmek isteyen biriydi."

2. Herhangi bir konu önemce ilk sırayı almak.
"Ülkede ekonomik kriz başa geçti."

Başa çıkmak
Başa çıkmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-05-02 03:28:59

1. Gücünün üstünlüğünü kanıtlamak, bir şeye gücü yetmek.
"Onunla başa çıkabilirim, merak etme sen."

2. Şımarmak.
"Yüz verdik, başa çıkmaya başladın."

Kel başa şimşir tarak
Kel başa şimşir tarak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-04-10 01:19:10

Pek çok ihtiyaç giderilmeyi beklerken gereksiz özenti ve gösterişi belirtmek için kullanılır.
"Kel başa şimşir tarak, bu telefonu aldın demek."
"Her yer beton, kel başa şimşir tarak misali saksılara çiçek ekmişler."
"Borca batmış halde, gitmiş en pahalısından makam arabası almış, kel başa şimşir tarak."

Saç saça baş başa
Saç saça baş başa deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-05-10 06:03:06

Kadınlar, birbirlerini kıyasıya hırpalayacak biçimde.
"Çocukları yüzünden kadınlar, parkta saç saça baş başa kavgaya tutuştu."
"Hamamda iki kadın, yer meselesinden saç saça, baş başa kavga ettiler."

Baş başa vermek
Baş başa vermek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-04-29 18:33:05

1. İki veya daha çok kimse bir kenara çekilip konuşmak.
"İki saat baş başa (kafa kafaya) verip satış meselesini konuştular."

2. Dayanışmak.
"Baş başa (kafa kafaya) verip tüm işleri bir saatte bitirdiler."
"Baş başa verip işi sonuçlandırdık."

Bir baştan bir başa
Bir baştan bir başa deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-12-05 16:39:06

Bir alanın bir sınırından diğer sınırına kadar.
"Kasabayı bir baştan bir başa dolaştık."
"Bu tarlalar bir baştan bir başa bizim."
"Bu bahçenin bir baştan bir başa düzenlenmesi gerekiyor."
"Gelecek yıl Türkiye'yi bir baştan bir başa gezmek istiyorum."
"Anadolu bir baştan bir başa kahramanlık öyküleriyle dolu."

Baş başa / kafa kafaya vermek
Baş başa / kafa kafaya vermek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-11-23 01:49:23

1. İki veya daha çok kimse bir kenara çekilip konuşmak.
"İki saat baş başa / kafa kafaya verip, satış meselesini konuştular."

2. Dayanışmak.
"Baş başa / kafa kafaya verip, tüm işleri bir saatte bitirdiler."

Akla gelmeyen başa gelmek
Akla gelmeyen başa gelmek deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2023-06-23 23:19:43

Kişi hayatında öyle büyük ve değişik olaylarla karşılaşır ki bunları önceleri düşünmesi, hatta hayal etmesi bile mümkün değildir.
"Akla gelmeyen başa geliyor, karakoldan çağırmışlar."
"Sen tedbirini al, akla gelmeyen başa gelir."

Kömür başa vurmak
Kömür başa vurmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-04-13 16:52:49

Kömürün iyi yanmamasından çıkan karbon oksidiyle zehirlenmekten baş ağrımak.
"Kömür evdekilerin başına vurmaya başladığında sorunu fark ettiler."
"Koş günü dikkatli olun, kömür başınıza vurmasın."

Başa sarmak
Başa sarmak deyiminin açıklaması ve örnek cümlelerini göster 2018-10-15 22:33:10

Bir işin en başına, başlangıcına dönmek.
"O kadar anlattım, siz yine başa sardınız."
"Tüm çalışma çöpe gitti, tekrar başa sarmak zorunda kaldık."