Rahime Gamze Çok güzel şeyler 2016-04-11
Sen Yoksun Ya... Şiiri | Halil MANUŞ
Sen Yoksun Ya...
Sen gelmeden cihanda yoktu huzur
Sen gelmeden bilinmezdi; nedir nur?
Sen gelmeden zirvedeydi vahşetler
Sen gelmeden put dolmuştu mabetler
Sen gelmeden adın biliniyordu
Sen gelmeden yolun bekleniyordu
***
Sen gelince yıkıldı binlerce put
Sen gelince bilindi gerçek mabut
Sen gelince saf saf oldu melekler
Sen gelince aşka geldi felekler
Sen gelince sönmeyen ateş söndü
Sen gelince dünya bir başka döndü
***
Sendin öğreten, kardeşliği bize
Sendin getiren, köleliği dize
Sendin, tüm insanlığa kucak açan
Sendin, Hakk'a çağıran... Çınlarken çan
Sendin, haksızlığa karşı susmayan
Sendin, Ebu Cehillere pusmayan
***
Sen gösterdin affı, bağışlamayı
Sen gösterdin, hayrı alkışlamayı
Sen gösterdin helalinden kazancı
Sen gösterdin güvenilen inancı
Sen gösterdin Allah için vermeyi
Sen gösterdin yoksula yedirmeyi
***
Sen anlattın İslam'ın lezzetini
Sen anlattın her sözün özetini
Sen anlattın, Cennet, Cehennem nedir?
Sen anlattın, bölünürken ay, bedir
Sen anlattın, şeytanın hilesini
Sen anlattın Hak yolun çilesini
***
Sende gördük şefkati, merhameti
Sende gördük hikmeti, fehameti
Sende gördük, dünyaya sırt dönmeyi
Sende gördük, kıt ile yetinmeyi
Sende gördük, duanın tesirini
Sende gördük, Kur'an'ın tefsirini
***
Sen yoksun ya ümmetin basiretsiz,
Sen yoksun ya öksüz kaldık hepimiz
Sen yoksun ya sabır da yok sebatta
Sen yoksun ya hat da yok irtibatta
Sen yoksun ya bize ne şu faniden
Sen yoksun ya bizde yoğuz sahiden
HALİL MANUŞ
Halil MANUŞ Sen Yoksun Ya eğitici şiirler okul şiirleri öğretici şiirler bilgilendirici şiirler dersimiz.com şiirleri öğrenci şiirleri amatör seçme şiirler şiir okul şiir sitesi
Sen Yoksun Ya... Şiiri Hakkında Yorum Yazın
Sen Yoksun Ya... Şiiri Hakkındaki Yorumlar
Yazılan son 9 yorum gösteriliyor.
İçerikle ilgili 9 yorum yazılmış.
Benzer Kutlu Doğum Haftası (Mevlid-i Nebi) Şiirleri
Kutlu Doğum Haftası
Kutlu Doğum Haftası Şiiri
O, Rab peygamberimiz hakikati öneren,
Anlatırken eğiten o, ne büyük öğretmen...
O, bizim resulümüz biz, onu anıyoruz,
Yolunda yürüyoruz, ezelden tanıyoruz...
O, merhameti yaydı cehaleti reddetti,
Rab'bimizi sevdirdi vicdanı genişletti...
Rab'den gönderileni insanlığa bildirdi,
Hakikat konusunda, dünyayı öğütledi...
Akıl ve mantığıyla, zekâsını kullandı,
Net davranışlarıyla ruhu yapılandırdı...
Kardeşlikler pekişti bencillikler tükendi,
Onunla huzur geldi, insanlık şereflendi...
Yıkıldı cahiliye, azaldı tüm zorbalıklar,
Yayıldı edep, ahlâk, aşıldı tüm zorluklar...
Mehmet Tevfik Temiztürk
Mehmet Tevfik Temiztürk
Efendim
Ezelden, ebede, solmayan çiçek;
Yüreklerde açan gülsün Efendim.
Rahmet pınarından doyasıya içsek;
Bizimde yüzümüz gülsün Efendim.
Kudret kalemiyle çizildi hudut
Kurumuş çöllerde yeşerdi umut
Bütün güzellikler şahsında mevcut
Neyzenler, besteni çalsın Efendim
İnsanlığa inen, son kitap Kur'an
Çağlar değişse de, tazedir her an
İnsanları, doğru yola çağıran
Rabbimin seçtiği dilsin Efendim
Büyük buluşmaya şahittir hıra
Zift rengi geceler boyandı nura
Âlem uykudayken çıktın huzura
Müşrikler saçını yolsun Efendim
Elinde bereket, dilinde şifa
Sendedir merhamet, sadakat, vefa
Hiçbir şeyde yoktur böyle tat, sefa
Vahyin peteğinde balsın Efendim
Bir bulut, başında gölge ederdi
Nereye gitsen seninle giderdi
Bir avuç su, bir orduya yeterdi
Çölün ortasında gölsün Efendim
Geçtiğin yollara diken atanlar
Meğer ne bedbahtmış taşa tutanlar
Mübarek zatına dil uzatanlar
Kadrini nereden bilsin Efendim
Bütün insanlığın hayat önderi
Seni, tanıyanın kalmaz kederi
İzinde gidenin, döner kaderi
Sonsuza götüren yolsun Efendim
Herkese ayandır asil duruşun
Muhammed Emin'sin, yoktur bir eşin
Sığınağı idin, her garip kuşun
Yetimi okşayan elsin Efendim
Nebiler serdarı, Hakkın habibi
Şefaat makamı, Kevser sahibi
Sevdalı yürekler pervane gibi
Nur yüzüne nazar kılsın Efendim
Gülümserken dişin inci saçardı
Mah yüzünde, pembe güller açardı
Gören gözler, aşk badesin içerdi
Dostlar nasibini alsın Efendim
Doğuştan mühürlü kara gözlerin
Kâinata ışık tutar sözlerin
Ümmetin içindi hüznün, kederin
Muhlis kalpli, en has kulsun Efendim
Düşmanların peşine düştü, hicrette
Emir almış güvercinler nöbette
Ulvi dava, yerde kalmaz elbette
İsterse, tüm zalimler gelsin Efendim
Müşfik kollarını açtı Medine
Hakikati gören, girdi bu dine
Nail olur isem, kutlu sevgine
Seven, sevdiğini bulsun efendim
Canlara can, sultanlara sultansın
Güzeli görmeyen, derdine yansın
Gönül, hasretine nasıl dayansın
Gözyaşımı kimler silsin Efendim
Senin gibi bir yüz, görmedi âlem
Vasfını yazmaktan, şan alır kalem
Sensiz yaşamaktan, duyarım elem
Bu can, sana kurban olsun Efendim. S.A.V.
MUSTAFA KILINÇ
Peygamberim
Canım peygamberim
seni ne kadar özledik bir bilsen
canım peygamberim
bir gül o nurlu yüzünle
canım peygamberim
ey ALLAH Rasulü
göster o nurlu yüzünü
seni cok sevioruz
canım peygamberim
seni çok seviyoruz
Emine bora 5e 109 hacı mustafa demir okulu
Kutlu Doğum Haftası
Kızgın topraklar,kum yığılı çöller,
Gerçeği söyleyemezdi diller.
Yüce Mevlaya kalkan eller,
Diyordu Nerdesin YA RASÜLÜLLAH ?
Ne hak vardı ne de adalet,
Ortalığı kaplamıştı cehalet.
Kalbinde varsa biraz acıma şefkat.
Diyordu Nerdesin YA RASÜLÜLLAH ?
Toprağa gömülürdü kızlar,
Anaların yüreği sızlar.
Allahtan korkan vicdanlar,
Diyordu Nerdesin YA RASULÜLLAH ?
Başa taç edilirken putlar,
Huzurdan barıştan yoksundu yurtlar.
Tomurcuk veriyordu umutlar.
Diyordu Nerdesin YA RASULÜLLAH ?
Ne helal bilinirdi ne de haram,
İnanmayanlara her gün bayram.
O'na herkes olacaktı hayran.
Diyordu Nerdesin YA RASULÜLLAH ?
Zamanı geldi aydınlandı dünya,
Gerçekleşti beklenen rüya.
Doğdu Nur yüzlü Muhammed Mustafa.
Hoş geldin YA RASULÜLLAH
Şükrü EROL
19 Mayıs İ.Ö. O Müdür Yrd.
Şükrü EROL