SUDE SANA KATILIYORUM 2013-12-30
Çiftçi Ve Oğullarının Şiiri | Ahmet Yozgat
Çiftçi Ve Oğullarının
1/:
Bizim köylü yaşlı çiftçinin böğrüne,
Saplanınca dayanılmaz bir ağrı,
Bıraktı babasından kalan karasabanı.
Çözdü yarı yaşlı yorgun atlarını,
Dört çekerli tahta arabasından
Demir dirgen ve tahta yabadan
Elini eteğini çekti
Bizim köylü yaşlı çiftçi
Galiba buradan gidecekti.
2/:
Çevresine çağırdı oğullarını,
Bostan boruk ekili bahçeden,
Üzüm koruk dikili bağdan,
Ve verimsiz çorak tarladan.
Daha durumunu yaban yad duymadan
Gideceğini bu dünyadan.
Vasiyetini söyleyecekti.
3/:
Yaşlı çiftçinin çevresini,
Sarınca izbandut gibi oğulları.
Yükseltti hasta adam cılız sesini,
Usul usul dedi ki: 'Vasiyetim,
Sakın ha bozmayın birliğinizi,
Tıpkı ben ölmemişim gibi.'
Sonra göründü yaşamın dibi
Göçtü bu dünyadan yaşlı çiftçi
Geldiği ilk gün ki gibi.
Ahmet Yozgat
çocuk şiirleri okul şiirleri eğitici şiirler öğretici şiirler amatör şiirler şiirlerimiz öğrenci şiirleri belirli gün ve haftalar şiirleri
Çiftçi Ve Oğullarının Şiiri Hakkında Yorum Yazın
Çiftçi Ve Oğullarının Şiiri Hakkındaki Yorumlar
Yazılan son 2 yorum gösteriliyor.
İçerikle ilgili 2 yorum yazılmış.
Benzer Çiftçilik - Tarım Ürünleriyle İlgili Şiirler
Çiftçi Amca
özen ile işleyip
ekip biçer tarlayı
yetiştirir her türlü
arpa ile buğdayı
buğdayı değirmene götürürüz
sonra ekmek yaparız biz
sevgi dolu
kalbimizle yeriz
mert kabaklıoğlu
ilkay karasoylu
Çiftçi Amca
özen ile işleyip
ekip biçer tarlayı
yetiştirir her türlü
arpa yulaf buğdayı
yaz kış demez çalışır
üretir iyisini
hasat güzel olunca
gör onun sevincini...
zeynep eser
Çiftçi
Tarım ülkesiydik bir zamanlar
Ekilecek dikilecek
Ürünlere açıktı dağ taş toprak
Giderek betonlaştırdık buraları
Nüfus arttıkça toprakları da
Yetmemeye başladı çiftçilere
Şimdi sanayiye yöneldik
Aslında iyi de ettik
Ama çiftçilik diye
Bir şey var hâlâ
Eğer çiftçilik olmasa
Çiftçiler olmasa
Biz ne yer ne içerdik?
Ekmeğimizin buğdayını
Onlar sağlıyor en başta
Emeğiniz var kaynayan her tencerede
Yediğimiz her lokma aşta
Gönül borcumuz var, teşekkürler
Geriye kalan bir avuç çiftçi size.
Fevzi GÜNENÇ
Fevzi GÜNENÇ
Çiftçiler
ÇİFTÇİLER
Şu kavgalı, gürültülü şehirlerden uzakta
Semaları sis görmeyen, o mübarek toprakta,
Sabahleyin uyanır, kuşlarla beraber
Ne şenlikli ömür sürer, iyi kalpli çiftçiler.
Güneş doğar, altın yaldız serpilir,
Çiçeklerde parıldayan elmas, çiğler belirir,
Korusunda bülbül öter, çağlayan derenin,
Kuzuların sesleriyle, çınlar her engin.
Rüzgar gelir, gökyüzünü kucaklayan tepeden,
Yelpazeler, ekinleri uzaktaki değirmen,
Çiftlik halkı bir, bir işlerine dağılır,
Çift sürülür, bir taraftan koyunlar, inekler sağılır.
Büyükbaba dinlenirken, çubuğuyla ormanda
Büyükanne tereyağı, kaymak yapar bir yanda,
Küçük kızlar, bahçelerden meyve, çiçek devşirir,
Anneleri fırında , taze ekmek pişirir.
Akşam olmuş, güneş artık sönüyor,
Kasabaya satış için giden oğul, çiftliğe dönüyor,
Yamaçlardan koyun, kuzu sesi duyulurken,
Çobanbaşı, sığırları ahırlara koyuyor.
Meleyerek ağıllara giriyorken kuzular,
Toplanırlar bir sofraya, ana, baba, yavrular,
Hazin hazin, kaval sesi oralara yayılır,
Çiftçilerin, şenliğine doğan ayda bayılır.
Yalan, hile, asla girmez bu köylünün içine,
Aldatanın, yalancının bu yerlerde işi ne,
Keder olmaz, hastalık yok, çünkü sağlam havası,
Gönüllere şifa verir, o yaldızlı berrak seması.
İyi kalpli çiftçilerin, elbet olmaz günahı,
Gökyüzünü düşünerek , öğrenirler Allah’ı,
Beğendinse bu hayatı, ey mektepli Arkadaş,
Şu kavgalı, gürültülü şehirden sende uzaklaş.
ALİ OSMAN ABACIOĞLU