ferat helal olsun çok güzel olmuş beyendim çanakkale içinde 2015-07-23
Çanakkale Destanı Şiiri | Cennet Yaren KILIÇARSLAN
Çanakkale Destanı
Tarihe sığmayan destanın,
En büyük kahramanları!
Yüce vatanını kurtaran,
Yüce vatanın yüce halkı!
Mehmet Akif'in
Kalbinden yazdığı şiiri
Hediye olsun sizlere
Çanakkale Şehitleri
Bitti savaş yine
Elli yedi bin şehitle
İşte destanın yazıldı
Çanakkale!Çanakkale!
Çanakkale Destanı şiiri eğitici şiirler okul şiirleri öğretici şiirler bilgilendirici şiirler dersimiz.com şiirleri öğrenci şiirleri amatör seçme şiirler şiir okul şiir sitesi
Çanakkale Destanı Şiiri Hakkında Yorum Yazın
Çanakkale Destanı Şiiri Hakkındaki Yorumlar
Yazılan son 21 yorum gösteriliyor.
İçerikle ilgili 21 yorum yazılmış.
Benzer Çanakkale Zaferi Şiirleri
Çanakkale Zaferi
Üşümüş elleri
Titriyor bedenleri
Canla başla koruyor
Bu güzel memleketini
Savaşıyorlar canları pahasına
Pes etmezler asla
Düşman güçlü ama
Kazanır mutlaka
Savaştılar sonunda
Kazandılar bu savaşı
Sevindik coştuk eylendik
Çanakkale bizim dedik
Deniz yıldırım
Çanakkale İçin
Şehitliğe hazırlanan binlerce genç
Çanakkale'den geçirmez düşmanı
Azmi ile Ahmetler Mehmetler...
son nefesine kadar savaşan Çanakkale
Kanlar akıyor su yerine dereden
Türklüğe güven veren kahraman askerler
koruyor Çanakkaleyi yürekleriyle
anneler verir mi oğlunu şehit
çocuk verir mi canını?
Çanakkale olunca...
dağıyla taşıyla Çanakkale'm
kan kırmızı değil;kan...
son gücüyle yiğitler savaşır
cephede her asker BİR kahraman
Çanakkale canlara cennetten bir mezar
tarih unutma seni altın harflerle yazar
berra
Zindandan Mehmed'e Mektup
Zindan iki hece, Mehmed'im lâfta!
Baba katiliyle baban bir safta!
Bir de, geri adam, boynunda yafta...
Halimi düşünüp yanma Mehmed'im!
Kavuşmak mı? .. Belki... Daha ölmedim!
Avlu... Bir uzun yol... Tuğla döşeli,
Kırmızı tuğlalar altı köşeli.
Bu yol da tutuktur hapse düşeli...
Git ve gel... Yüz adım... Bin yıllık konak.
Ne ayak dayanır buna, ne tırnak!
Bir âlem ki, gökler boru içinde!
Akıl, olmazların zoru içinde.
Üstüste sorular soru içinde:
Düşün mü, konuş mu, sus mu, unut mu?
Buradan insan mı çıkar, tabut mu?
Bir idamlık Ali vardı, asıldı;
Kaydını düştüler, mühür basıldı.
Geçti gitti, birkaç günlük fasıldı.
Ondan kalan, boynu bükük ve sefil;
Bahçeye diktiği üç beş karanfil...
Müdür bey dert dinler, bugün 'maruzât'!
Çatık kaş.. Hükûmet dedikleri zat...
Beni Allah tutmuş, kim eder azat?
Anlamaz; yazısız, pulsuz, dilekçem...
Anlamaz; ruhuma geçti bilekçem!
Saat beş dedi mi, bir yırtıcı zil;
Sayım var, maltada hizaya dizil!
Tek yekûn içinde yazıl ve çizil!
İnsanlar zindanda birer kemmiyet;
Urbalarla kemik, mintanlarla et.
Somurtuş ki bıçak, nâra ki tokat;
Zift dolu gözlerde karanlık kat kat...
Yalnız seccâdemin yününde şefkat;
Beni kimsecikler okşamaz mâdem;
Öp beni alnımdan, sen öp seccâdem!
Çaycı, getir, ilâç kokulu çaydan!
Dakika düşelim, senelik paydan!
Zindanda dakika farksızdır aydan.
Karıştır çayını zaman erisin;
Köpük köpük, duman duman erisin!
Peykeler, duvara mıhlı peykeler;
Duvarda, başlardan, yağlı lekeler,
Gömülmüş duvara, baş baş gölgeler...
Duvar, katil duvar, yolumu biçtin!
Kanla dolu sünger... Beynimi içtin!
Sükût... Kıvrım kıvrım uzaklık uzar;
Tek nokta seçemez dünyadan nazar.
Yerinde mi acep, ölü ve mezar?
Yeryüzü boşaldı, habersiz miyiz?
Güneşe göç var da, kalan biz miyiz?
Ses demir, su demir ve ekmek demir...
İstersen demirde muhali kemir,
Ne gelir ki elden, kader bu, emir...
Garip pencerecik, küçük, daracık;
Dünyaya kapalı, Allaha açık.
Dua, dua, eller karıncalanmış;
Yıldızlar avuçta, gök parçalanmış.
Gözyaşı bir tarla, hep yoncalanmış...
Bir soluk, bir tütsü, bir uçan buğu;
İplik ki, incecik, örer boşluğu.
Ana rahmi zâhir, şu bizim koğuş;
Karanlığında nur, yeniden doğuş...
Sesler duymaktayım: Davran ve boğuş!
Sen bir devsin, yükü ağırdır devin!
Kalk ayağa, dimdik doğrul ve sevin!
Mehmed'im, sevinin, başlar yüksekte!
Ölsek de sevinin, eve dönsek de!
Sanma bu tekerlek kalır tümsekte!
Yarın, elbet bizim, elbet bizimdir!
Gün doğmuş, gün batmış, ebed bizimdir!
(1961)
Necip Fazıl Kısakürek
Bahadır Alemdar
Çanakkale
Çanakkale ayrılıktır
Anadan babadan gardaştan
Çanakkale vuslattır
Kara toprağın bağrına şafaktan
Çanakkale haykırıştır
Çavuşum Ezine li Yahya dan
Çanakkale kurtuluştur
Yedi bela eşkiyadan
Samet Veli
aleyna kılınç