Helin Talipoğlu Çoooook güzel 2019-11-01
Biricik Öğretmenim Şiiri | esra muta akdoğan
Biricik Öğretmenim
daha yaşım dolmadan
okula başlamadan
tanıştırmışlardı seni
biricik öğretmenim
yazmayı sen öğrettin
yaşımı sen bellettin
hesabı sen kavrattın
biricik öğretmenim
güzel şarkı söylüyor
resimler yapıyorum
hepsi senin eserin
biricik öğretmenim
Biricik Öğretmenim şiiri eğitici şiirler okul şiirleri öğretici şiirler öğrenci şiirleri amatör kısa şiirler
Biricik Öğretmenim Şiiri Hakkında Yorum Yazın
Biricik Öğretmenim Şiiri Hakkındaki Yorumlar
Yazılan son 22 yorum gösteriliyor.
İçerikle ilgili 22 yorum yazılmış.
Benzer 24 Kasım Öğretmenler Günü Şiirleri
Öğretmenim
Çok emek verdiniz
Bize anlatmaya
ama biz dinlemedik
sevgili öğretmenim
Biz bildiğimizi yaptık
Sizi dinlemedik
Ama birgün anlayacaktık
meslek sahibi olunca
M.TALHA AKYÜZLÜ
M.TALHA AKYÜZLÜ
Şimdi Neredesiniz Hocam
İlk okula geldiğimde siz yanımdaydınız.
İlk siz öğrettiniz okumayı_yazmayı,
İlk siz öğretiniz sevgiyi_saygıyı,
Şimdi Neredesiniz HOCAM!!!
Ağladığımda yanımdaydınız
sıkıntılarımı benimle paylaştınız.
Dertlerimi dindirdiniz,
Şimdi Neredesiniz HOCAM!!!
Anne baba oldunuz
Kol kanat gerdiniz.
Şefkat ile yaklaştınız
Şimdi Neredesiniz HOCAM!!!
Büşra Dursun
Büşra Dursun
Öğretmenim
Canım öğretmenim,
Seni çok seviyoruz,
Sevgiler armağan ediyoruz,
24 Kasım.
Öğretmen olmasaydı,
Okul olmasaydı,
Bir düşünsenize,
Böyle dünya olmazdı.
Öğretmen olmadan,
Okul olmadan,
Öğretim olmadan,
Bir dünya olamaz !..
Arda ÖZYILDIRIM
Karanlık Geceler(d)e Yıldız Olmak İstedim
KARANLIK GECELER(D)E 'YILDIZ' OLMAK İSTEDİM
Ben Necmeddin Öğretmen...
“Ya âlim ol, ya talebe ol, ya dinleyenlerden ol,
...yahut bunları sevenlerden ol,
...beşincisi olma, helâk olursun.” diyen bir Peygamberin...
...ümmetinden biri olarak düştüm Siverek yollarına...
Yolumu gözleyenler vardı Çiftçibaşı Köyü'nde
"Öğretmenim" diye adımı sayıklayanlar vardı uykularında
Yarınları parsellenen körpeler vardı heyhat!...
O yüzden bir kez bile düşünmedim dönmeyi
Ben Necmeddin Öğretmen...
Annemin gözleri yaşlıydı beni uğurlarken seherde
Gözlerinden okunuyordu babamın haklı gururu
Torul'un Demirkapı Köyü'nden yola çıkarken...
...bir kuş kadar hafif hissettim kendimi
Çok uzaklarda, harap ve ışıksız köylere...
... ışık götüreceğim için kıpır kıpırdı sol yanım
O heybetli Zigana Dağı'nın zirvesi kadar...
...mağrurdum, boran borandım bu yüzden
Ben Necmeddin Öğretmen...
Çiftçibaşı İlkokulu'nda hem müdür,
...hem öğretmen, hem de müstahdemdim
Gün geldi akan çatıyı tamir ettim...
...yavrularım ıslanmasın diye
Gün geldi sobayı yaktım tezekle...
...çocuklarım üşümesin diye
Gün geldi köy çocuklarının getirdiği o sımsıcak...
...tandır ekmekleriyle öğün savuşturdum
Gün geldi merhem oldum...
... istikbali çalınmış bir çocuğun kanayan yarasına
Ben Necmeddin Öğretmen...
Dinimin yıldızı olayım diye...
..."Necmeddin" koymuştu adımı...
...tevekkül ehli can babam, canım babam
Soyadımla müsemma doğmuştum ben
Yılmak nedir bilmedim o yüzden
İsmimin de hakkını vermek istedim
Onun için aştım karlı dağları, taşlı yolları
Üzülme, gözyaşı dökme baba!
Aksine sevin, gurur duy şehit evlâdınla
Zira nefes aldıkça hep sana lâyık olmak istedim
Ben Necmeddin Öğretmen...
Doğu, batı, kuzey, güney diye ayırmadım...
...canımdan aziz bildiğim bu güzel memleketi
'Biz eğitim neferiyiz, nereye gitsek en iyisini yaparız' dedim
'Vatanın doğusu, batısı, ilerisi, gerisi olmaz' dedim
'İnsanın Kürdü, Lâzı, Çerkezi, Gürcüsü olmaz' dedim
'Bu bereketli topraklar hepimize yeter' dedim
'Bizler bir elmanın iki yarısıyız' dedim
'Biz dirlikte ve birlikte Türkiye'yiz' dedim
'Hepimiz kardeşiz' dedim
Ben Necmeddin Öğretmen...
Nefretin kavruk çöllerinde bir damlada umman olmak istedim
Berfinlerin hayallerini yeşertmek istedim can suyuyla
Baranlara ışık olmak istedim Siverek'in yıldızsız gecelerinde
Temmuzun kavurucu sıcağında şehadet haberimi aldıklarında...
...dalı kırıldı Civanların, Rojdaların, Berivanların...
Dağlardan kopup gelen bir çığ, tuz buz etti kardelenleri
Kahpe bir kurşun sıkıldı bin yıllık kardeşliğe
Barut kokuları karıştı karanfil ve gül kokularına
Ben Necmeddin Öğretmen...
Haziranın ortasında sılaya dönerken pusu kurdu zalimler
Puslu dağlardaki o tedirgin bekleyişten sonra....
...kirli bir silahtan çıkan mermi saplandı göğsüme
Ateşe verildi bir ömür yeşerttiğim pembe hayallerim
Naylon lastikli esmer bir köy çocuğunun...
...gözünden süzülen sımsıcak bir damla yaş değdi alnıma
Kanım terine karıştı puşili bir Anadolu çocuğunun...
Yıldızlar gördüm o kapkaranlık gecede
Beni bir mıknatıs misali kendine çeken yıldızlar...
Ben Necmeddin Öğretmen...
Gözüm arkada kalmadı son nefesimi verirken
Bayrağımı düşürmedim gönderden, çok şükür...
Şehit kanlarıyla sulanan bayrağımın kokusu sinmiş üzerime
Anne bak, bayrak ne kadar da güzel yakışmış tabutuma
Temennim, sarsılmaz inancım ve vasiyetim odur ki...
...siz de düşürmeyesiniz şanlı al bayrağımı yere
Onun izinde yürüyesiniz aydınlık yarınlara
Zira kefen niyetine o örtülecek tabutumun üstüne
Onun gölgesinde uyanacağım kıyamet sabahına
Onunla söyleşeceğim kapkaranlık gecelerde...
M. NİHAT MALKOÇ
M. NİHAT MALKOÇ