Eğitim Sitesi

18 Mart Çanakkale Savaşı’yla 4 Şiiri

18 Mart Çanakkale Savaşı’yla 4 Şiiri | Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK

18 Mart Çanakkale Savaşı’yla 4

Çanakkale’m aşılmaz,
Yiğittir şehitlerim,
Bin kat daha gelseler,
Ezberlenmiş mertliğim…

Savunmam gerekecek,
Yedi düvele karşı,
Ata’m önderliğinde,
Bu bir ölüm yarışı…

Boşuna da sayılmaz,
Dünya üstüme gelir,
İt sürüleri ile
Milletim katledilir…

Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK

add

tag 18 Mart Çanakkale Savaşı’yla 4 eğitici şiirler çocuk şiirleri okul öğrenci şiirleri Mehmet Tevfik TEMİZTÜRK

18 Mart Çanakkale Savaşı’yla 4 Şiiri Hakkında Yorum Yazın

  

18 Mart Çanakkale Savaşı’yla 4 Şiiri Hakkındaki Yorumlar

Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.

Benzer Çanakkale Zaferi Şiirleri

Zindandan Mehmed'e Mektup

Zindan iki hece, Mehmed'im lâfta!
Baba katiliyle baban bir safta!
Bir de, geri adam, boynunda yafta...
Halimi düşünüp yanma Mehmed'im!
Kavuşmak mı? .. Belki... Daha ölmedim!

Avlu... Bir uzun yol... Tuğla döşeli,
Kırmızı tuğlalar altı köşeli.
Bu yol da tutuktur hapse düşeli...
Git ve gel... Yüz adım... Bin yıllık konak.

Ne ayak dayanır buna, ne tırnak!
Bir âlem ki, gökler boru içinde!
Akıl, olmazların zoru içinde.
Üstüste sorular soru içinde:
Düşün mü, konuş mu, sus mu, unut mu?
Buradan insan mı çıkar, tabut mu?

Bir idamlık Ali vardı, asıldı;
Kaydını düştüler, mühür basıldı.
Geçti gitti, birkaç günlük fasıldı.
Ondan kalan, boynu bükük ve sefil;
Bahçeye diktiği üç beş karanfil...

Müdür bey dert dinler, bugün 'maruzât'!
Çatık kaş.. Hükûmet dedikleri zat...
Beni Allah tutmuş, kim eder azat?
Anlamaz; yazısız, pulsuz, dilekçem...
Anlamaz; ruhuma geçti bilekçem!

Saat beş dedi mi, bir yırtıcı zil;
Sayım var, maltada hizaya dizil!
Tek yekûn içinde yazıl ve çizil!
İnsanlar zindanda birer kemmiyet;
Urbalarla kemik, mintanlarla et.

Somurtuş ki bıçak, nâra ki tokat;
Zift dolu gözlerde karanlık kat kat...
Yalnız seccâdemin yününde şefkat;
Beni kimsecikler okşamaz mâdem;
Öp beni alnımdan, sen öp seccâdem!

Çaycı, getir, ilâç kokulu çaydan!
Dakika düşelim, senelik paydan!
Zindanda dakika farksızdır aydan.
Karıştır çayını zaman erisin;
Köpük köpük, duman duman erisin!

Peykeler, duvara mıhlı peykeler;
Duvarda, başlardan, yağlı lekeler,
Gömülmüş duvara, baş baş gölgeler...
Duvar, katil duvar, yolumu biçtin!
Kanla dolu sünger... Beynimi içtin!

Sükût... Kıvrım kıvrım uzaklık uzar;
Tek nokta seçemez dünyadan nazar.
Yerinde mi acep, ölü ve mezar?
Yeryüzü boşaldı, habersiz miyiz?
Güneşe göç var da, kalan biz miyiz?

Ses demir, su demir ve ekmek demir...
İstersen demirde muhali kemir,
Ne gelir ki elden, kader bu, emir...
Garip pencerecik, küçük, daracık;
Dünyaya kapalı, Allaha açık.

Dua, dua, eller karıncalanmış;
Yıldızlar avuçta, gök parçalanmış.
Gözyaşı bir tarla, hep yoncalanmış...
Bir soluk, bir tütsü, bir uçan buğu;
İplik ki, incecik, örer boşluğu.

Ana rahmi zâhir, şu bizim koğuş;
Karanlığında nur, yeniden doğuş...
Sesler duymaktayım: Davran ve boğuş!
Sen bir devsin, yükü ağırdır devin!
Kalk ayağa, dimdik doğrul ve sevin!

Mehmed'im, sevinin, başlar yüksekte!
Ölsek de sevinin, eve dönsek de!
Sanma bu tekerlek kalır tümsekte!
Yarın, elbet bizim, elbet bizimdir!
Gün doğmuş, gün batmış, ebed bizimdir!

(1961)

Necip Fazıl Kısakürek

Bahadır Alemdar

Çanakkkale Şehitleri

Sen,kantsız melek nedir,bilir misin?
Söyle kardeş!Bu nasıl bir melektir ki
Vatanı uğruna seve seve ölen.
Sen,toprağını cananım diyerek seven kimdir,bilir misin?
Söyle anne!bu nasıl bir sevgilidir ki canını,
Topraklarına katan.
Sen bilir misin bayrağı dalgalandıran kimdir?
Söyle baba!Bunlar çanakkale şehitleri değil midir?
Sen bilir misin anasından babasından kopup
Vatanı uğruna ölmeye gelen kimdir?
Söyle dede!Bunlar çanakkale çocukları değil midir?
Şimdi sen söyle ey sevgili!
Sever misin beni
Çanakkale şehitlerinin vatanını sevdiği gibi
Sen de söyle öğretmenim!
Bana hangi hayat bilgisinde öğrettin
Vatanını bu kadar çok sevmeyi?!!

fidan uncu

Türkün Geçit Vermez Kalesidir Çanakkale

Bir destanın adıdır Çanakkale
Ateşle imtihandır Çanakkale
Tarihte destandır Çanakkale
Düşmana mezardır Çanakkale

Türkün şerefidir bu Çanakkale
Kurşunların sevdası Çanakkale
Ateşe karşı imandır Çanakkale
Haçlıya ölümdür bu Çanakkale

Şehitlere mezardır Çanakkale
Yamyamlara derstir Çanakkale
Canavarlara derstir Çanakkale
En büyük destandır Çanakkale

Kınalı kuzuların yattığı yer Çanakkale

Emirhan Demirbağ

Çanakkale Geçilmez- Çanakkale Destanı

Bir millet dirilmişti, tek parola vatandı
Masmavi olan deniz, al kanlara boyandı
Etten kale ördüler hepsi taze civandı
Muharebe meydanı, sanki döndü mahşere
Çanakkale geçilmez, koştuk büyük zafere

Topraklar dile gelse, ah konuşsa şu taşlar
Nidalarda tekbirler, gökte ağladı kuşlar
Kol bacaklar kopmuştu, yerde vücutsuz başlar
Şahadete ermişti, kan dolmuştu miğfere
Çanakkale geçilmez, koştuk büyük zafere

İman gücü göğsünde, koca Seyit onbaşı
Sürdü ağır gülleyi, düşmanın bitti işi
Muzaffer ordumuzun, onurla dikti başı
İnanmış cengaverler, indi yattı sipere
Çanakkale geçilmez, koştuk büyük zafere

Nusrat mayın gemisi, mayın döşedi vurdu
Yedi düvel saldırdı, lakin pes etti durdu
İngilizler şaşkındı, şahlandı bizim ordu
Çünkü büyük bir görev, verilmişti nefere
Çanakkale geçilmez, koştuk büyük zafere

Anafartalar yandı, artık kalmadı mecal
Akan şehit kanına, göklerde indi hilal
Atam emir vermişti, ya ölüm ya istiklal
İki yüz eli üç bin, şehit girdi makbere
Çanakkale geçilmez, koştuk büyük zafere

Artık şanlı ordumuz, başarıyı tatmıştı
Düşmanın gemileri, birer birer batmıştı
Anzaklar çaresizdi, Fransızlar bitmişti
Mehmetçiğimin ünü, ulaştı bin bir yere
Çanakkale geçilmez koştuk büyük zafere

Kevseri der: kurtardı, yardım eyledi Allah
Şefaat kani lütuf, eylesin Resulullah
Artık zafer bizimdi, şükür elhamdülillah
Bir tarih yazılmıştı, tek tek geçti deftere
Çanakkale geçilmez, koştuk büyük zafere

Âşık Kevseri

Aşık Kevseri

Çanakkale Zaferi Şiirleri, 18 Mart Çanakkale Savaşı’yla 4 Şiiri